Tür: Aksiyon, Gizem, Doğaüstü, Dram, Psikolojik
Bölüm Sayısı: 12/12
Yapım Yılı: 2014
Bu sene mangadan animeye uyarlanan Tokyo Ghoul, kısa sürede büyük bir popülerliğe ulaştı ve birçok anime hayranı tarafından da oldukça sevildi. Özellikle Tumblr kullanıcıları animeye fazlasıyla ilgi gösterdi.
Hal böyle olunca, bende merak etmiştim seriyi, yine de izlemeyi sürekli olarak erteliyordum. Çok yakın bir arkadaşım da animeyi izlemem gerektiğini söyleyince zamanının geldiğini düşündüm ve başladım Tokyo Ghoul'a.
Konusu kısaca şöyle:
Kaneki adlı baş karakterimiz bir kahve dükkanında Rize isimli bir kadınla tanışır. Kaneki'nin Rize'ye karşı duyduğu ilgi gözle görülür şekilde ortadadır. İkisi bir buluşma ayarlar. Rize eve dönerken, Kaneki kız tarafından saldırıya uğrar. Rize, son zamanlarda her yerde insanların karşısına çıkan, insan etiyle beslenen doğaüstü yaratıklardan biridir. Rize, Kaneki'yi yemek üzereyken kızın üzerine demir yığınları düşer ve onların altında ezilir. Kaneki de kritik durumda hastaneye kaldırılır, oradaki doktor Rize'nin organlarını Kaneki'ye nakleder. Bunun ardından Kaneki kendini olağandışı şeyler hissederken bulur; kana ve ete duyduğu açlık gibi.
Animenin gerçekten ilgi çekici bir konusu var. Kaneki'nin yaşadığı değişimle, ghoul'ların -yani gulyabanilerin- hayatına girmesiyle başlayan seri, yeni karakterler ve yeni olaylarla bambaşka bir yere taşınıyor yavaş yavaş. İlişkiler, çete savaşları, intikam ve polis gibi olgular dahil oluyor seriye.
Tempo hiçbir bölümde düşmüyor; aksiyon ve heyecan dolu sahneler sürekli önünüzde. Savaş, dövüş ve kan görebilirsiniz bol bol. Ancak bunun yanında anime bir o kadar dram ve trajedi yüklü. Ağzınızı açık bırakırken bir yandan da gözlerinizi doldurabilir.
Başından sonuna kadar sevdim seriyi. Sürekli olarak yepyeni olaylar, geçmişe dönüşler buluyorsunuz. Karakterlerin yaşadığı değişim, yaşananlardan nasıl etkilendikleri size olduğu gibi yansıtılıyor. Ana karakterlerle bağ kurmak kaçınılmaz bir nevi.
Ve sizi hayal kırıklığına uğratmayacak bir final barındırıyor Tokyo Ghoul, bitirdikten sonra daha fazlasını arıyorsunuz. Hem de çok daha fazlasını.
Şunu söylemeliyim ki animenin çizimleri de, seslendirmesi de, karakter tasarımları da harika. Özgün, çılgın, mantıklı, masum ve kafayı sıyırmış kişiler içeriyor. Yaratılan dünya da bir o kadar güzel ve anime inanılmaz bir opening'e sahip. Şikayet edeceğim bir yönünü bulamadım anlayacağınız. Buradan mangaka'ya sevgilerimi gönderiyorum.
Tokyo Ghoul, 2014'ün en sevilen animelerinden biri oldu dünya çapında, kuşkusuz benim için de öyle. İkinci sezonun iptali konuşuyordu her yerde, ama size sevindirici bir haber getirdim, ikinci sezon onayı verildi (başta neden iptal edildiği konusunda bir fikrim yok), yanılmıyorsam ocak ayında bizlerle buluşacak yeni bölümler, çok emin değilim. Bu ayın 11'inde yayınlanan fragman niteliğindeki video için buraya tıklayabilirsiniz.
Sonuçta,
animeyi izlemenizi tavsiye ediyorum, çok keyifli, sürükleyici ve trajik; izlerken sıkılmayacaksınız. Ancak, eğer kandan, şiddetten hoşlanmıyorsanız önermiyorum pek, zira anime birçok yerde sansür yemiş. Görüntüler aşırı değil, fakat psikolojik etki yaratabilecek olaylar olduğunu söylüyor herkes. Bu sizin için sorun değilse Tokyo Ghoul'a göz atın derim, ben çok sevdim. Şimdi merakla ikinci sezonu bekliyorum.
Animenin full opening'ini aşağıda bulabilirsiniz, ben izlemeye ikna edemediysem bile bence bu sizi ikna edecektir:
Kaneki adlı baş karakterimiz bir kahve dükkanında Rize isimli bir kadınla tanışır. Kaneki'nin Rize'ye karşı duyduğu ilgi gözle görülür şekilde ortadadır. İkisi bir buluşma ayarlar. Rize eve dönerken, Kaneki kız tarafından saldırıya uğrar. Rize, son zamanlarda her yerde insanların karşısına çıkan, insan etiyle beslenen doğaüstü yaratıklardan biridir. Rize, Kaneki'yi yemek üzereyken kızın üzerine demir yığınları düşer ve onların altında ezilir. Kaneki de kritik durumda hastaneye kaldırılır, oradaki doktor Rize'nin organlarını Kaneki'ye nakleder. Bunun ardından Kaneki kendini olağandışı şeyler hissederken bulur; kana ve ete duyduğu açlık gibi. Animenin gerçekten ilgi çekici bir konusu var. Kaneki'nin yaşadığı değişimle, ghoul'ların -yani gulyabanilerin- hayatına girmesiyle başlayan seri, yeni karakterler ve yeni olaylarla bambaşka bir yere taşınıyor yavaş yavaş. İlişkiler, çete savaşları, intikam ve polis gibi olgular dahil oluyor seriye.
Tempo hiçbir bölümde düşmüyor; aksiyon ve heyecan dolu sahneler sürekli önünüzde. Savaş, dövüş ve kan görebilirsiniz bol bol. Ancak bunun yanında anime bir o kadar dram ve trajedi yüklü. Ağzınızı açık bırakırken bir yandan da gözlerinizi doldurabilir. Başından sonuna kadar sevdim seriyi. Sürekli olarak yepyeni olaylar, geçmişe dönüşler buluyorsunuz. Karakterlerin yaşadığı değişim, yaşananlardan nasıl etkilendikleri size olduğu gibi yansıtılıyor. Ana karakterlerle bağ kurmak kaçınılmaz bir nevi. Ve sizi hayal kırıklığına uğratmayacak bir final barındırıyor Tokyo Ghoul, bitirdikten sonra daha fazlasını arıyorsunuz. Hem de çok daha fazlasını.
Şunu söylemeliyim ki animenin çizimleri de, seslendirmesi de, karakter tasarımları da harika. Özgün, çılgın, mantıklı, masum ve kafayı sıyırmış kişiler içeriyor. Yaratılan dünya da bir o kadar güzel ve anime inanılmaz bir opening'e sahip. Şikayet edeceğim bir yönünü bulamadım anlayacağınız. Buradan mangaka'ya sevgilerimi gönderiyorum.
Tokyo Ghoul, 2014'ün en sevilen animelerinden biri oldu dünya çapında, kuşkusuz benim için de öyle. İkinci sezonun iptali konuşuyordu her yerde, ama size sevindirici bir haber getirdim, ikinci sezon onayı verildi (başta neden iptal edildiği konusunda bir fikrim yok), yanılmıyorsam ocak ayında bizlerle buluşacak yeni bölümler, çok emin değilim. Bu ayın 11'inde yayınlanan fragman niteliğindeki video için buraya tıklayabilirsiniz. Sonuçta,
animeyi izlemenizi tavsiye ediyorum, çok keyifli, sürükleyici ve trajik; izlerken sıkılmayacaksınız. Ancak, eğer kandan, şiddetten hoşlanmıyorsanız önermiyorum pek, zira anime birçok yerde sansür yemiş. Görüntüler aşırı değil, fakat psikolojik etki yaratabilecek olaylar olduğunu söylüyor herkes. Bu sizin için sorun değilse Tokyo Ghoul'a göz atın derim, ben çok sevdim. Şimdi merakla ikinci sezonu bekliyorum.
Animenin full opening'ini aşağıda bulabilirsiniz, ben izlemeye ikna edemediysem bile bence bu sizi ikna edecektir:
No comments:
Post a Comment