Adı: Wolf Girl and Black Prince
Orijinal Adı: Ookami Shoujo to Kuro Ouji
Tür: Shoujo, Komedi, Okul
Cilt Sayısı: 10
Baş kız karakterimiz Erika Shinohara kız arkadaşları arasında ilgi görmek ve gruba dahil olmak adına her şeyi yapmaya hazırdır.
Arkadaşlarının yaptığı tek şey erkek arkadaşları hakkında konuşmaktır ve Erika'nın bir sevgilisi olmadığından dolayı hep kendini kötü hisseder. O da hayali bir erkek arkadaş yaratır ve arkadaşlarına sevgilisi hakkında tonlarca şey anlatır, kızlar bir noktadan sonra onun yalan söylediğini anlar ve bir kanıt ister. Erika da çözümü, bir erkeğin fotoğrafını göstermekte bulur. Yolda yürürken yakışıklı bir çocuğun gizlice fotoğrafını çeker ve bu fotoğrafı kızlara gösterir, bilmediği şey ise bu çocuğun, okulun en popüler gençlerinden biri olan "prens" lakaplı Kyouya Sata olduğudur.
Kızlar çocuğu tanır ve dedikodular başlar. Erika ise rezil olmamak için Kyouya'ya gidip yaptığı şeyi anlatır, Kyouya da ona, sahte sevgili rolü yapabileceğini söyler; ancak tek bir şartı vardır: Erika'nın onun köpeği olması.
Pek fazla shoujo türünde manga okumasam ya da anime izlemesem de Wolf Girl and Black Prince, konusu çok ilgimi çektiğinden hiç beklemeden okumaya başladığım bir seri oldu.

Erika ve prensin ilişkileri değişmeye başladıkça daha da komikleşiyor seri hem de. Kyouya'nın aslında anıldığı gibi, melek kalpli biri olmadığını, umursamaz, sadist bir ruha sahip olduğunu görüyoruz. Tabii öyle kötü bir karakter demek değil bu, hiç değil hem de. Kendisi mangayı sırıtarak okumama yol açtı, fangirllük damarımı tavan yaptırdı.
WGBP, öyle vıcık vıcık aşk barındıran bir anime arayanlara göre değil bana kalırsa. Bunun nedeni tabii ki el ele tutuşmaktan, flört etmekten bile nefret eden Kyouya. Tabii bu öge, mangayı eğlenceli kılan bir öge. Bir diğeri ise kız karakterin fazla iyi kalpli ve inanılmaz saf olması. Bu ikisinin kombinasyonu beni kahkahaya boğan diyalogları oluşturdu; ne var ki bazı yerlerde de gözlerim dolmadı değil...


Bir de, geçtiğimiz aylarda manganın animesi yayımlandı. İlk sezon 12 bölümden oluşuyor. Sata-kun'un sesini duymayı istediğim için ilk bölümünü izledim, Ve beğenmedim. Seslendirmeler de kötü, çizimler de hoş değil. Manga yüz kat, bin kat, on bin kat daha güzel.
Sonuç olarak, komedi ve shoujo severler bu mangaya buyursunlar, ben okurken çok eğlendim. Kyouya'dan kurtulamıyorum resmen. O bakışları, cool tavırları beni deli ediyor sevgili otakular.
Yeni bir yazıda görüşmek üzere, özgür günler!
No comments:
Post a Comment