Monday, January 27, 2014

İnceleme: Kağıttan Kentler/Paper Towns


Kitap: Kağıttan Kentler
Orijinal Adı: Paper Towns
Yazar: John Green
Yayıncı: Pegasus Yayınları
Goodreads Puanı: 4.10 (136.264 oy)
Sayfa Sayısı: 313

Kendini ararken kaybolmanın ve yeni bir başlangıçla hayat ile aşkı keşfetmenin hikâyesi...

Quentin Jacobsen tüm hayatını, maceraperestliğin kitabını yazmış Margo Roth Spiegelmanı uzaktan severek geçirmiştir. Bu yüzden Margo tıpkı bir ninja gibi giyinmiş halde penceresine tırmanıp zekice planladığı intikam savaşına onu davet edince Quentin, Margonun peşine düşer.

Genç kızla sabaha kadar ortalığı karıştırdıktan sonra okula giden Quentin, her zaman bilinmezlerle dolu olan Margonun artık tam bir gizeme dönüştüğünü keşfedecektir. Fakat kısa süre sonra ipuçları olduğunu ve bunların kendisi için bırakıldığını fark eder. Birbirinden bağımsızmış gibi görünen ipuçlarının peşinde inatla ilerlemesine rağmen Quentin, Margoya ne kadar yaklaşırsa, tanıdığını sandığı kızdan o kadar uzaklaştığını görecektir...



"Yakından her şey daha çirkin," dedi.
"Sen değilsin," dedim, doğru düzgün düşünmeden.


Ah, John Green... Binlerce okur gibi, ben de Aynı Yıldızın Altında'dan sonra yazara aşık oldum. Blog yazılarını devamlı olarak takip ettim, sosyal medya hesaplarından hiç ayrılmadım. Sonra Kağıttan Kentler çıktığı anda kaptım kitabı, sonunda, bitirebildim. Ve çok karışık düşüncelerim var.

Dram, komedi, hafiften macera ve bol bol gençlik dolu olan bu kitapta lisenin asosyal sayılabilecek bölümünden olan Quentin ve onun on yaşından beri aşık olduğu popüler kız Margo'yu ele alıyor. Beyniniz "Klişe Alarmı" verdiyse orada durun, çünkü hikayenin klişelikle uzaktan yakından ilgisi yok.

"Bu bana hep çok saçma geldi, insanların güzel olduğu için birinin etrafında olmak istemeleri yani. Kahvaltılık gevreğini tadı yerine rengine dayanarak seçmen gibi."

Bir gece ansızın Margo, tuhaf bir kılıkla Q'nun penceresinde beliriyor ve onu bir intikam planının içine sürüklüyor. Yaşanan maceradan bir gün sonra Margo kayıplara karışıyor, arkasında ipuçları bırakarak...

Kitap, beni ilk cümlesinden itibaren içine çekti, ne yazık ki sonradan düşüncelerimi değiştiren şeyler oldu. En büyük etken ise: Margo.
Kitabın başından beri karaktere ısınamadım. Hiç ama hiç. Sevemedim, olmadı.

"Kağıttan evlerinde yaşayan bütün şu kağıttan insanlar, kendilerini ısıtmak için geleceği yakıyorlar.

Bir de nedense kitabı bitirdikten sonra daha anlatılması gereken şeyler olduğunu düşündüm. Kurgu, bir yönden eksikmiş gibi geldi.

Şunu da eklemeliyim ki, bu saydığım iki öge kitabı sevmeme engel olmadı. Çünkü kitap güzel. John Green'in hikayeyi üzerine kurduğu alan şaşırtıcı. Karakterler komik, eğlenceli. Altını çizmek isteyeceğiniz cümleler yine mevcut.

En kısa zamanda Alaska'nın Peşinde'yi de okumam dileği ile... Bol kitaplı günler!

Puan: (5 üzerinden)



3 comments:

  1. Merhaba
    Bundan böyle bu güzel bloğun takipçisiyim. Ben de bloğuma beklerim.
    Görüşmek üzere…

    ReplyDelete
  2. güzel bir kitap. 'aynı yıldızın altında' daha duygu yüklü tabiki onu da mutlaka okumalısın.

    ReplyDelete