Sunday, December 25, 2016

Keyifli Bir Pazar Akşamı İçin Öneriler

Yeni yıla adım adım yaklaşıyoruz, bu pazar akşamı hem haftanın, hem de yılın stresini atmaya hak kazandınız.

Yeni yıla giriyoruz dedik, e tabii havalar da soğudu. Evden çıkmadan bile yapılabilecek o kadar şey var ki...


FİLM

Yüzünüze bir gülümseme koyacak, kalpleri ısıtacak bir roman uyarlaması: Love, Rosie.

2014 yapımı bu filmi izlemekte oldukça tereddüt etmiştim, sebebi ilk önce kitabını okumak istememdi. Sonra hayat kısa ve ondan önce okunacak daha çok kitap var diyerek filme başladım. Beklentimin üstünde, keyifle izlediğim, ruhumu yumuşatan bir film oldu Love, Rosie. Biraz komedi, biraz dram, biraz aşk ve bol bol Sam Claflin içeren bir film, daha ne diyeyim? 7.2 IMDb puanlı film bu pazar size önerim. 

yanında gidecekler: sıcak çikolata ve biraz sevgi


Komsum Totoro Poster
İzlemeyen kaldı mı bilemiyorum ama her ihtimale karşı önlemimi alarak tavsiyesini yapmam gereken film: Komşum Totoro.

Büyüleyici çizimler, kahkaha attıracak karakterler ve hiç bitmesin diye izleyeceğiniz, IMDb'nin "En İyi 250 Film" listesinde yer alan bir animasyon ister misiniz? O zaman Totoro sizi bekliyor.
Miyazaki'nin hemen her filmine aşık olmuş olsam da bir pazar akşamı için sizi stresten kurtaracak en iyi yapımı olarak Totoro'yu görüyorum. Bu film, ne zaman kendimi depresif hissetsem ilacım olabilecek güçte. 

yanında gidecekler: patlamış mısır ve huzur



DİZİ 

Dizi severim sevmesine, ama bu başlık için uygun bir seri bulmak benim için kolay olmadı. Neden mi? Çünkü dizi denince aklıma kan akıtan karakterler, ağır dram ve suç geliyor da ondan. Tabii yine de daha sevecen birkaç şey düşündüm.



Tek sezondan oluşan ve 1999-2000 yılları arası yayımlanmış olan Freaks and Geeks o zamanların efsanesiydi. Benim gözümde hala bir efsane.

Eskimeyen esprileri, gönlümüze taht kuran James Franco, lise dramı ve hepimizin aşina olduğu tiplemelerle sizi koltuğunuzdan ayıramayabilir bu dizi. Büyük ihtimalle ilk bölümü bitirdikten sonra kendinizi James Franco'nun eski fotoğraflarına bakarken bulacaksınız; ama merak etmeyin, daha ikinci bölümü var. 

yanında gidecekler: James Franco sevginizi paylaşabileceğiniz bir arkadaş.



Animasyon ve gerçek dünya iç içe geçse nasıl olurdu diye soruyorsanız cevabı Son of Zorn'da bulabilirsiniz.

Önceden uyarmalıyım, dizi herkese hitap etmeyebilir. İçinde bel altı espriler ve biraz offensive şeyler var. Yine de sevdim mi, sevdim. Çünkü bölümleri oldukça kısa ve sarıyor. Dizide yeni bir evren görüyorsunuz, ayrıca merak da uyandırıyor. Zorn karakterini aşırı sevdim mi bilemiyorum ama diziyi takip edeceğim bir gerçek. Şans vermenizde fayda var.

yanında gidecekler: muhtemelen bira.


KİTAP

Bu yazıyı kitaplar olmadan bitireceğimi mi sandınız? Yanıldınız.


Aslında buraya Murakami'nin her kitabını yazabilirim; ama asla atlamam gereken biri var ki o da İmkansızın Şarkısı.

Haruki Murakami'ye başlamak için en iyi seçenek İmkansızın Şarkısı mı pek emin değilim ama bu kitabın benim kalbimde derin bir yeri olduğu kesin. Hatta yalnız benim kalbimde değil, okuyanların çoğu aynı hisleri paylaşıyor. Nedir bu kitabı bu kadar iyi yapan, diyorsanız okumalısınız. Zaten sonra başka bir Murakami kitabı daha isteyeceksiniz.

Kitaptan bir alıntı: “If you're in pitch blackness, all you can do is sit tight until your eyes get used to the dark” 




Biraz da Türk edebiyatından söz etmek gerekirse, Ahmet Hamdi'nin Huzur'u bir pazar akşamına yaraşabilir.
Kitabı okumamın üzerinden pek zaman geçmedi, ben de Tanpınar'la yeni tanışanlardanım. Yazarın üslubu dikkate değer, diğer kitaplarından farklı olarak Huzur, biraz daha duygusal. Türk edebiyatında da önemli bir yere sahip bu eser. Ben oldukça sevdim, umarım siz de keyifle okursunuz.

Kitaptan bir alıntı: Çünkü hadiselerle beraber biz de değişiriz; ve biz değişince mazimizi de yeni baştan kurarız.'' İnsan kafası böyleydi. Zaman, onda daima yeniden teşekkül ederdi. Hal, bu bıçak sırtı, hem mazinin yükünü taşır, hem de onu çizgi çizgi değiştirirdi.

6 comments:

  1. Ne şirin bir yazı olmuş bu :) Keyifle okudum ve listelerimin arasına ekledim. Teşekkürler. Sevgiler :)

    ReplyDelete
  2. Komşum Totoro'yu hala izlemedim, yazın vesilesiyle hatırlamış oldum. Öneriler için teşekkürler. =)

    ReplyDelete
    Replies
    1. Miyazaki filmleri her derde devadır diyorum, umarım beğenirsin :)

      Delete
  3. Tam da İmkansızın Şarkısı'nı ilk kez okumuş ve etkilenmişken senin bu tür yazılarınla karşılaşmak ister istemez benim Murakami sevgimi kamçıladı.
    Ben de bu akşam bir film izliyim başımın ağrısı geçsin diyordum,Komşum Totoro'yu izleyeyim.Tavsiyen için teşekkürler ^^

    ReplyDelete
  4. Gidip Komşum Totoro'yu izleyeceğim birazdan! daha fazla dizi film kitap önerileri istiyorum,gerçekten çok iyi oluyor,teşekkürler:)

    ReplyDelete