Kitap: Şemsiye Akademisi: Dallas (The Umbrella Academy #2)
Orijinal Adı: The Umblrella Academy, Vol. 2: Dallas
Yazar: Gerard Way
Çizer: Gabriel Bá
Yayıncı: JBC Yayıncılık
Goodreads Puanı: 4.20 (4.705 oy)
Sayfa Sayısı: 190
Şemsiye Akademisi adıyla bilinen işlevi kalmamış süper kahramanlar ailesi için zor günler geçiyordu. Aralarından biri tarafından yaratılan neredeyse kıyametin kopma durumu ve ardından çok sevdikleri akıl hocaları Pogo’nun ölümü ile grup umutsuzluğa kapılmıştı.
Tarihi değiştirecek veya dünyayı yok edecek yeni bir kıyamet tehlikesi ortaya çıkınca ekibin her bir üyesi yavaşça bu umursamazlık halinden çıkmaya başladı. Asıl bela ise, her birinin hali hazırda kendi gerçek problemleri ile meşgul olmalarıydı. Beyaz Violin, başına aldığı talihsiz bir darbeyle yatalak durumda. Rumor sesini -gücünün kaynağını- kaybetmiş. Spaceboy kendi kendini katatonik bir duruma sürüklemiş. Ve Beş Numara, köpek yarışlarında karanlık işlere bulaşmış. Kraken ise en küçük kardeşinin, bir dizi gizemli katliamın aydınlatılmasında anahtar görevi göreceğini düşünmeye başlamıştı.
Şemsiye Akademisi’nin aksiyon yüklü ikinci macerası Dallas, hiç bir şeyi değiştirmeksizin, zamanda, uzayda ve Vietnam’da başlayıp JFK suikasti ile zirve yapacak bir yolculukla tarihi dönüştürüyor. Hiç bir ek ücrete tabii olmayan, Vanya ve Kraken kardeşlerin yeraldığı “Burası hariç her yer” adlı kısa öykü ve serinin yaratıcıları Gerard Way ile Eisner ödüllü çizer Gabriel Bá’nın (Casanova, Pixu) tasarımlarının yer aldığı geniş bir eskiz bölümü de bu kitaba dahildir.
Hala her sayfası hatırımda olan The Umbrella Academy'nin ilk cildi, Kıyamet Senfonisi'ni okuyalı uzun zaman oldu. Dallas'ın çıkmasını da heyecanla bekliyordum. Çıktı, aldım ama okumaya başlamam uzun sürdü. Başladıktan sonra da bir gün içinde bitti. Ah şu çizgi-romanların akıcılığı yok mu...
Kıyamet Senfonisi'nde Vanya karakteri ön plandayken bu sefer işleri bulandıran kişi Beş Numara oluyor. Dallas'ta neler var? Neler yok ki. Hüzün, şiddet, kan, kaçıklık, zaman yolculuğu, JFK...
Her ne kadar bütün karakterlerden parçalar barındırsa da konu bütünlüğü hiç kopmuyor. Bu nedenle kurguyu oldukça sevdim. Başta Kennedy'nin işin içine karışmasına burun kıvırsam da, sonrasında o duygu da yok oldu.
Ancak çizgi roman, sadece kurgu yönüyle ön planda değil. Zekice yazılmış diyaloglar sizi güldürüyor, hüzünlendiriyor ve etkiliyor. Sırıtarak okuduğum yerler vardı bir sürü, konuşmalar çok eğlenceli ve sürekli birileri laf dalaşına girsin istiyorsunuz.
Gabriel Ba, oldukça yetenekli bir çizer ve bunu her karede size hakkıyla göstermiş. Çizimlere hayran olmadan edemedim. Gerard'ın yarattığını çok hoş bir şekilde resmetmiş.
Sonuç olarak, oldukça eğlenceli, keyifli bir okuyuş oldu benim için. Vol 3 ve Vol 4, 2015 yılında bizleri bekliyor gibi. Çıktıklarında onları da mutlaka okuyacağım. Hatta bu sefer, Türkçe edisyonunu bile beklemeyebilirim.
Bir sonraki yazıda görüşmek üzere...
Mutlu günler!
Ben daha birinciyi bile alamazken 2.si çıkmış. :( Gerard'cığım yazdı diye almayı çok istiyordum ama sorduğum zamanlar kalmadı dediler daha da aramadım unuttum sonra da. İlkinden spoiler almamak için yorumu çok okumadım ama paylaşım için teşekkürler. :)
ReplyDeleteOkuduğun için ben teşekkür ederim :3 İnternette satışı var birincinin, çizgi romancılarda da bulabilirsin rahatlıkla. Tavsiye ediyorum okumanı, sonuçta Gerard...
Delete