İnceleme: Çocukluğumun Mavi Düşleri +Çekiliş

Kitap: Çocukluğumun Mavi Düşleri
Orijinal Adı: Some Day
Yazar: Shemi Zarhin
Yayıncı: Martı Yayınları
Goodreads Puanı: 3.92
Sayfa Sayısı: 608


"… senin aramanı beklerken orada, amcanın yanında neler yaptığını hayal etmeye çalıştım ve bir türlü gözümün önünde canlandıramadım. Belki artık hayal gücüm olmadığındandı, belki de zaten hiç sahip olmadığımdan, sadece olmasını istediğimdendi. Hayal etmenin ne demek olduğunu anlamak için Shlomi ve Hilik'e baktım. Shlomi kendi hayal gücünü yeni yemekler keşfetmekte kullanıyordu; Hilik ise küçük bir şair gibi sözcükleri pişiriyordu."

İsrail'in Tiberya kasabasında yaşayan iki ailenin birbirine geçen kaderlerinin öyküsü… Yemekle tutkunun, özlemle ayrılığın, gerçekle düşün masal tadında anlatıldığı sarsıcı bir roman…

"Bu, Yüzyıllık Yalnızlık'a benzeyen bir roman… Hikâyede kahraman, onun sorunları ve geçmişiyle muhteşem bir empati kurulmuş."
-Israel Hayom-

"Sinemaya özgü detayların acı bir mizahla kurgulandığı; aşkın, şehvetin ve sihrin ustalıkla işlendiği bir hikâye."
-Rachel Morgenstern-Clarren-

"Zarhin, acı-tatlı öyküler ve ulaşılamaz düşler örgüsünü ustaca dokumuş. Tekrar tekrar okumaktan keyif alınacak bir kitap. Çocukluğumun Mavi Düşleri ile Zarhin, adını İsrail edebiyatının önde gelen isimleri arasına soktu."

-The Arts Fuse-

Kitap elime ulaşınca, itiraf ediyorum, bir hayli korktum. Çünkü kitap tam altı yüz sekiz sayfa. Normalde, kalın kitapları okumakla ilgili çok büyük bir problemim yok; ancak ürktüğüm hakkında yalan söylemeyeceğim.

Çocukluğumun Mavi Düşleri, İsrail'de yaşayan iki ailenin hikayesini anlatıyor. Birbirlerine geçmiş kaderleri, bir ilişkileri var. Ana hikaye, Shlomi'nin etrafında dönüyor. Shlomi, henüz ilkokul çağında, birçok şeyin farkında olmayan bir çocuk. Shlomi ve Ella adlı, Shlomi'nin yaşıtı bir kızla başlayan hikaye, sonraları dallanıyor ve geçmişe, yeni karakterlere gidiyoruz.

Kitabın bana farklı bir kültürü tanıtacağına çok sevinmiştim. Yeni kentleri okumak, çizginin biraz dışına çıkmak iyi gelecekti; iyi oldu da. Zaten hikayelerin en çok bu yanını seviyorum, insanların kalıplaşmış düşüncelerini ve ön yargılarını kırabiliyor.

Bu roman, yazarın ilk kitabı -hatta tek kitabı- ve okurken bunu hissettim. Anlatmak istedikleri vardı, ancak belirli bir düzene oturtamamış gibiydi. Belki başka bir yazar aynı karakterleri ele alsaydı, daha çok sevebilirdim.

Kitapta, Hillik haricindeki karakterlere pek bir sempatim olmasa da, farklı özellikler barındıran ve gerçekçi görünen bazı kişiler vardı. Yazar, mükemmel insan profilini reddetmiş ve kusurları olan, bizden insanları koymuş önümüze. Bu beni sevindiren bir unsurdu.

Kitabın beni çok etkilediğini söyleyemeyeceğim; ama beğenen çok kişi var. Eğer bu tarz kitapları okumak hoşunuza gidiyorsa bir şans verebilirsiniz. Benim kitap hakkında kesin bir düşüncem oluşmadı, bu da beni şaşırtıyor. İleri de, bir kez daha okuyup daha canlı bir fikir edinmeyi planlıyorum.





a Rafflecopter giveaway