Showing posts with label gölge ve kemik. Show all posts
Showing posts with label gölge ve kemik. Show all posts

Tuesday, November 19, 2013

Söyleşi: Leigh Bardugo

İlk söyleşimi kitabını bayılarak okuduğum Ruta Sepetys ile gerçekleştirmiştim, (röportaj için tıklayın) Bu sefer de oldukça beğenilen fantastik roman Gölge ve Kemik'in yazarı Leigh Bardugo ile sohbet etme fırsatı yakaladım. Blog için bir röportaj gerçekleştirmeden de olmazdı tabii. Beş soruluk, kısa bir soru-cevap konuşması oldu. Çok da tatlı oldu.


Ben: Gölge ve Kemiğin konusuyla başlayalım, temel fikir ortaya nasıl çıktı, hep bu tarz bir kitap yazmak istemiş miydin?
Leigh: Fantezide, karanlık genelde bir mecaz gibi kullanılır, ancak ben eğer karanlığa gerçekçi, fiziki bir form verilirse ne olacağını merak ediyordum. Hikaye tam olarak şu soruyla başladı: "Karanlık ya bir mekansa?" Cevap Shadow Fold* haline geldi ve dünyanın diğer bölümleri de ilk fikirle büyüdü.
Ben: Pek çok yazar ana karakterlerine kendilerinden bir parça ekler, sen ve Alina arasında herhangi bir benzerlik var mı?
Leigh: Alina ve benim benzer bir mizah anlayışına sahip olduğumuzu düşünüyorum, ama bunun dışında, pek de ortak noktamız yok. Bütün karakterimde biraz ben var, fakat bana çok benzeselerdi, onlara asla zalimce bir şey yapmak istemezdim. Sadece uykularını güzelce alırlardı ve alışverişe giderlerdi.
Ben: Karanlıklar Efendisi'ni ve Malyen'i sevdim! Tanıdığın birilerinden mi etkilendin yoksa onlar senin hayal gücünün bir ürünü mü?
Leigh: Onları beğenmene çok sevindim! Karanlıklar Efendisi'ni aşık olduğum hemen hemen bütün düşmanlardan esinlendim -Ejderha Mızrağı serisinden Raistlin'den, Labyrinth filminden Jareth'den, hatta biraz da olsa birkaç Stephen King romanında beliren Flagg'den. Malyen'e gelince, onun Alina'yla olan arkadaşlığı, benim lisenin en zorlu zamanlarını atlatmamda yardımcı olan bir arkadaşlıktan esinlenildi. Ama o karakter tamamen uydurmaydı. 
Ben: Bir kitabı yazman ortalama ne kadar zamanını alıyor? Bir yazı takvimin var mı?
Leigh: Şunu öğrendim ki editörüme gönderirken içimin rahat olduğu bir taslak yazmam üç-dört ayımı alıyor. Bunun sonrasında, her bir dizi gözden geçirme üç-altı hafta arasında bir süremi alıyor -ne kadar geniş olduğuna göre değişiyor. Teslim tarihi geldiğinde programı oldukça sıkı tutuyorum. Evden ayrılmıyorum ya da fazla arkadaş görmüyorum. Bu pek dengeli bir yaklaşım değil ama bundan keyif alıyorum.
Ben: Ve son soru, Türkiye'deki okurların için söylemek istediklerin var mı?
Leigh: Gerçekten teşekkür ederim! Grisha Üçlemesi Türkiye'deki raflarda olduğu için heyecanlıyım ve aynı zamanda minnettarım, Türk okuyucularımdan haber almak inanılmaz. Umarım Ravka'ya ve Alina'nın hikayesine olan yolculuğunuzdan keyif alırsınız.
*Kitaptaki çeviri aklımda olmadığından karışıklık yaratmaması için orijinal ismiyle bıraktım

Tuesday, July 23, 2013

İnceleme: Gölge ve Kemik/Shadow and Bone




Kitap: Gölge ve Kemik (The Grisha #1)
Yazar: Leigh Bardugo
Yayıncı: Martı Yayınları
Sayfa Sayısı: 381
Goodreads Puanı: 4.13 (20,281 oy)



Onu yalnızca geçmişi… geleceği ise bir tek o kurtarabilir…

“Bekle!” diye sesimi yükselttim ama o çoktan arkasını dönmüştü. Kolunu tuttum, bizi izleyenlerden gelen şaşkınlık dolu seslere aldırış etmedim. “Bir yanlışlık olmalı. Ben… düşündüğünüz gibi…” Yavaşça bana dönüp kolunu tutan elime ters ters bakınca sustum. Elimi çektim ama öyle hemen geri adım atmayacaktım. “Ben düşündüğünüz kişi değilim,” diye fısıldadım çaresizce.
Karanlıklar Efendisi biraz daha yakınıma geldi, sadece benim duyabileceğim bir sesle, “Kim olduğunu bildiğini hiç sanmıyorum!” dedi.


“Zengin fantastik öğelerle oluşturulmuş bir dünya, büyüleyici kurgu ve sizi kendine bağlayan duygusal bir kanca gibi… Sayfaları çevirirken kendinizden geçecek, final sahnesinde tüm tahminleriniz yanlış çıkacak ve doruk noktasında alnınızdan vurulmuşa döneceksiniz!”
Horn Book Magazine


Thursday, July 4, 2013

Yine Sürpriz Bir Alışveriş: Hiç Uslanmıyorum.

   
  Son yazdığım alışveriş yazsında yakınmıştım gittiğim kitapçıdan bayağı, kazıklandım, hasarlı kitap aldım diye. Bir de sakın alışveriş yapmayın oradan demiştim.Ne var ki ben, hiç uslanmıyorum.
Bir yakınım oradaki 3 Kitap 20 TL kampanyasından bahsediyordu. Bir şans verip bakayım diye girdim, aklımda olmayan ne varsa aldım çıktım. Şaka gibi.

       Bu sefer farklı bir adam vardı, yakından ilgilendi yardımcı oldu. Yardımcı derken, "Bakın şu da var, şu yayınevini kitapları geldi yeni şunlara da bak şunlarda var bak!" diye. Tabii çıkamam ben kitapçıdan, uzun bir süre konakladım. Neyse ki bu sefer kazıklanmadım! Ama hiç hesapta olmayan üç kitap, iki manga aldım. Bir kitap bir de çizgi roman dergisi gibi bir şey hediye ettiler. Geçen alışverişin telafisi olarak sayıyorum.

    Aldığım kitaplar bunlar idi. Aynı Yıldızın Altında hariç diğerleri aklımın ucundan bile geçmiyordu. Oraya gittiğimde sipariş listemde bütün kitaplar aklımdan uçtu, gördüklerimi aldım diyebilirim. 
Aynı Yıldızın Altında'nın satış fiyatını bilmiyorum ama ben 19 TL'ye aldım. Gölge ve Kemik ve Son Fedakarlık Kitaplarında toplamda 5 TL indirim yapıldı. Büyük ihtimalle, internetten alsam daha ucuza gelecekti ama bir talihsizlik sonucu kredi kartım online işlemlere kapatılmak zorunda kaldı. Bir süre buradan idare edeceğiz. 



  Başka bir sürpriz ise mangalardı. Hiç aklımda yoktu, bakayım derken yanıma bir kız geldi ve kısa bir konuşma geçti aramızda. Naruto'yu önerdi bana, kesinlikle okumam gerektiğini söyledi. Aslında almayacaktım ama annem almamamı istedi. (Tam tersi olması gerekiyordu sanki?) Ben de ilk iki cildi almış bulundum. Gemideyken de başladım, yarıladım bile! Hatta ayraç bulamadım, annem arasına bir fiş koydu. Bu ikisini de 4 TL'lik bir indirim ile aldım. Yorumunu yapsam mı, yoksa ikisini birlikte mi yorumlasam bilemedim. Tavsiye verseniz iyi olur.




       Kitap alışverişinden önce de Sinema dergisini almıştım. Bu ayda süper. Her ay almaya çalıştığım sayılı dergilerden. -Blogda da öründüğü gibi- sinema ile yakından ilgilendiğimden, bayılıyorum bu dergiyi okumaya. Bu ayda doğ dolu. Ağustos ayında (Belki de eylül sayısında) Kemikler Şehri'ne yer verirler umarım!



İki hediye verdiklerini söylemiştim. Onlar da şöyle:




        Kaplan! Kaplan! için heyecanlandım doğrusu. Kitabın başında bir Neil Gaiman yazısı bulunması bile okumak için yeterli.

     Aldığı kitaplar kısa bir süre beklemede kalacak, ama bundan sonra ne okumama ve ne yorumlamama karar vermek isterseniz sağ üst köşede bulunan ankete katılmayı unutmayın!
Esenle kalın, kitaplı günler.